TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda, 2024 yılı bütçe görüşmeleri devam ediyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı ve bağlı kuruluşların bütçe raporlarının görüşüldüğü toplantıda, CHP Tekirdağ milletvekili Nurten Yontar konuşma gerçekleştirdi.

Yontar, “6 bin yıllık bir yerleşime sahip olan, Üç Kemaller Diyarı olan önceki dönemlerde Bisanthe, Rhaedestus, Rodosto, Rodosçuk ve son olarak da cumhuriyetin ilanıyla "Tekirdağ" ismini alan şehrimden bahsetmek istiyorum.

Birinci Kemal, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü "vatan" "hürriyet" ve "özgürlük" gibi kavramlarla etkileyen vatan ve özgürlük şairi Namık Kemal'dir, Tekirdağlıdır.

İkinci Kemal Gazi Mustafa Kemal Atatürk'tür. 23 Ağustos 1928'de Tekirdağ'da Baş Öğretmen olarak harf devrimini başlatmıştır.

Üçüncü Kemal de büyük şairimiz Yahya Kemal Beyatlı'dır, 5'inci ve 6'ncı Dönem Tekirdağ milletvekili olarak görev yapmıştır” dedi.

"TEKİRDAĞ'IN 2 TANE BÜYÜK ANTİK KENTİ VAR"

Tekirdağ’ın birçok tarihi esere sahip olduğunu, 2 tane büyük antik kenti olduğunu belirten Yontar, “Birisinin kazısı bitirilmiş Perinthos Antik Kenti, diğeri de Karaevli'de devam eden ve Hera'nın kenti olarak anılan Heraion Teikhos Antik Kenti'dir fakat maalesef ki tanıtımları hiçbir yerde yapılamamaktadır.

Yine, Şarköy ilçemizde Uçmakdere köyü Rumlardan kalan bir köydür ama restorasyon Bakanlık tarafından hiçbir yerinde yapılmamıştır, sadece belediyeler eliyle eski evler restore edilebilmektedir. Artı, burası Trakya'da tek yamaç paraşütü yapılan yerdir, biz Kültür Bakanlığından bunun da tanıtımını rica ediyoruz.

 1 milyon 200 bin nüfuslu bir şehirde yirmi yıldır Tekirdağlıların mücadelesiyle biten tek bir kültür merkezimiz vardır: Yahya Kemal Beyatlı Kültür Merkezi'miz. İki yıl önce turizm meslek lisesinin yıkımı sonucunda kültür merkezinin yarısı okula tahsis edilmiştir, öğrencilerimiz de mesleki olarak eksik ders görmektedirler” dedi.

“ORMANLARIMIZ KIRK DOKUZ, ELLİ YILLIĞINA KİME OLDUĞUNU BİLMEDİĞİMİZ İNSANLARA KİRAYA VERİLMEKTE”

Şehirdeki ormanların kiralanarak amaç dışı kullanımına dikkat çeken Yontar, “Ormanlarımız kırk dokuz, elli yıllığına kime olduğunu bilmediğimiz insanlara kiraya verilmekte ve ormanlar talan edilerek, turizm işletmeleri amacıyla "tiny house" yerleştirerek amacı dışında kullanılmaktadır.

Son olarak, 10 Kasım’da Selanik'teki Atatürk Evi'ni ziyaretimde evin restorasyona girdiğini öğrendim ve bunun da en az üç, dört yıl arasında devam edeceği söylendi. Sayın Bakan, bu evin bir yıl içinde bitirilmesi için gerekli çalışmanın yapılmasını rica ediyoruz.

Beklenen sağanak yağışın yarın etkili olacağı tahmin ediliyor Beklenen sağanak yağışın yarın etkili olacağı tahmin ediliyor

 “TURİZM AÇISINDAN VE KÜLTÜR BAKANLIĞI AÇISINDAN ŞEHRİMİZE HİÇBİR YATIRIM YAPILAMAMAKTADIR”

Şehir olarak görülmeye, gezmeye değer her şeyimiz var ama maalesef eksik olan daha çok şeyimiz var. Yatırım, turizm açısından ve Kültür Bakanlığı açısından şehrimize hiçbir yatırım yapılamamaktadır. Bize gerçekten yeni bir rota gerekiyor, öyle bir rota ki hem Tekirdağ şehri hem de Trakya illeri bu rotadan faydalanacak. Paramız pul olduğu için en azından turizm geliri elde ederiz diye... Balkan ülkelerinden gelecek vatandaşlardan turizm geliri elde ederiz çünkü bakın paramız pul oldu. Artı, misafirhaneler yıkıldı. Ekonomik kalacak yerleri yok, özellikle memur olanların kalabileceği yerler yok çünkü şehrimiz aynı zamanda Marmara Denizi'ne büyük kıyısı olan bir şehir. Saray'da eski yerleşim yerleri, mağaralar ve ormanlar mevcut ama orada da orman talanı devam etmektedir.

Artı, İstanbul Atatürk Kültür Merkezi ve Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası ada işletmelerine de değinmek istiyorum. Bu 2 kuruluş yasalara ve mevzuata aykırı kurulmuş; almaya, satmaya yetkileri olmayan kurumlardır. Bu işletmeler Kültür ve Turizm Bakanlığına bağlı kurumlarda personel göstererek bina giderlerini de yine bağlı kurumlar üzerinden ödeyerek kâr ediyormuş gibi gösteriliyorlar.

Aynı zamanda, ülke genelinde Kültür Yolu Festivalleri yapılmakta fakat bu festivaller de tam olarak tanıtılamamakta, ancak sosyal medya kullanabilen vatandaşlar bir veya iki gün önceden haberdar olmakta; bunun da kaynağının nereden geldiğini bilmek istiyoruz. Bu yükü çeken sanat kurumlarının da ihtiyacı nereden karşılanıyor?” dedi.

Son olarak bütün bu söylediklerinin açıklanmasını rica eden Yontar, teşekkür ederek sözlerini tamamladı. 

Editör: Emircan Tezer